11 Nisan 2025 tarihli ve 32867 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Bankaların Yeşil Varlık Oranı Hesaplaması Hakkında Tebliğ” ile birlikte Türkiye’de bankacılık sektöründe çevresel sürdürülebilirlik odaklı yeni bir raporlama ve değerlendirme süreci başlatılmıştır. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından hazırlanan Tebliğ, bankaların çevresel hedeflere katkı düzeyini ölçmek amacıyla yeşil varlık oranı (YVO) ve diğer anahtar performans göstergelerinin hesaplanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektedir. Bu düzenleme ile bankaların finansman sağladığı faaliyetlerin çevresel etkileri daha sistematik biçimde izlenebilir hâle gelecektir.
Yeşil varlık oranı, bankaların bilançolarında yer alan ve çevresel sürdürülebilirlik kriterlerine uygun faaliyetlere yöneltilmiş finansal varlıkların toplam varlıklara oranı olarak tanımlanmıştır. Bu oranın hesaplanmasında esas alınacak varlıklar, Avrupa Birliği Taksonomisi’nden ilhamla geliştirilen “uygun” ve “uyumlu” varlık sınıflandırması çerçevesinde değerlendirilecektir. Uygun varlıklar; çevresel hedeflere etki potansiyeli olan tüm ekonomik faaliyetleri kapsarken, uyumlu varlıklar; bu faaliyetlerden yalnızca çevresel hedeflere önemli katkı sağlayan, diğer çevresel hedeflere zarar vermeyen ve asgari sosyal güvenlik standartlarını karşılayanları içermektedir.
Tebliğ, yalnızca finansal oranların hesaplanmasıyla sınırlı kalmayıp, bu sürecin veri tabanı yönetimi, belgelendirme ve raporlama yükümlülüklerini de kapsamına almaktadır. Bankaların, teknik tarama kriterlerine uygunluğu teyit eden belge ve raporları temin etmesi ve bu verileri düzenli olarak BDDK’ya raporlaması zorunlu tutulmuştur. İlk raporlama yükümlülüğü 30 Haziran 2025 itibarıyla başlamakta olup, bu tarihe kadar bankaların gerekli veri altyapısını oluşturması beklenmektedir.
Kurul, yeşil varlık oranı kapsamında alt sınırlar ve hedef oranlar belirleme yetkisini haizdir. Bu oranlar, bankaların çevresel sürdürülebilirlik stratejileriyle uyumlu hareket etmelerini teşvik etmek amacı taşımakta olup, banka ölçeği ve türüne göre farklılaştırılabilir. Belirlenen hedeflere ulaşamayan kuruluşlar için ilave sermaye yükümlülükleri de dâhil olmak üzere çeşitli düzenleyici tedbirlerin uygulanması öngörülmektedir.
Tebliğ’de yalnızca temel performans göstergeleri değil, aynı zamanda bankaların sürdürülebilirlik düzeyini daha ayrıntılı analiz etmeye imkân tanıyan ikincil göstergeler de tanımlanmıştır. Özellikle “uyumlu varlıklar/uygun varlıklar” ve “uygun varlıklar/toplam yeşil varlık oranı kapsamındaki varlıklar” gibi oranlar, sektörde karşılaştırmalı analizlerin yapılmasına olanak sağlayacak ve çevresel sürdürülebilirlikte rekabetçi bir yapı oluşturacaktır.
Sonuç olarak, “Bankaların Yeşil Varlık Oranı Hesaplaması Hakkında Tebliğ”, Türkiye’nin sürdürülebilir finans alanında attığı stratejik adımlardan biri olarak öne çıkmaktadır. Bu düzenleme ile bankaların iklim değişikliğiyle mücadeledeki rolü daha görünür ve ölçülebilir hâle gelirken, yeşil finansmana erişim süreçleri güçlendirilmekte; şeffaflık, hesap verebilirlik ve piyasa disiplini esas alınarak çevresel hedeflere katkı sunulması amaçlanmaktadır.
Baldan Hukuk olarak, çevresel sürdürülebilirlik ilkeleriyle uyumlu finansal düzenlemeleri ve bankacılık sektöründe yürürlüğe giren yeni hukuki çerçeveleri yakından takip ediyoruz. “Bankaların Yeşil Varlık Oranı Hesaplaması Hakkında Tebliğ” başta olmak üzere, sürdürülebilir finans ve çevre odaklı mevzuatlara dair danışmanlık hizmetlerimizle müvekkillerimizin doğru, etkin ve hukuka uygun adımlar atmasını sağlıyoruz. Sürdürülebilir bir gelecek için hukukla şekillenen çözümler üretmeye devam ediyoruz.
Leave a Comment